Bakıyorum bir göğün penceresinden endişelerim ve korkularımla...



Bakıyorum bir göğün penceresinden,endişelerim ve korkularımla ,savruluyorum tarihin hırçın rüzgarında,gözleri ferfecir;kurudukça büzülüp çekiliyorum iliklerime doğru.

Saygıya değer her şeyin cehennemi yakıyor beni.Varsın yaksın.
Ayak bastığımız yerler çürüyor ne hikmetse.
Ölüm benim için bir fantazidir rüyalarımda.
Ömür ise kaktüs misali bir çöl dikeni.
Yüreğimin bitmez tükenmez mürekebiyle,destan yazıyor umutlarım.Oysa ser'imi alıp sisli boşluğa seriveriyorum kendimi,öfkeme ise yatak hazırlıyorum
Alev topu tavrında zaman sırıtıyor kucağımda,asit misali parmak uçlarım.
Bir kapı aralanır bazen rüyalarımda.
O nasıl bir düştürki köleler ata sultanlar ise yaya kalırlar.çöllerde nergisler açar,ebedi sevgililer yeniden kavuşur.
Şimdi ben mehtabın karanlığında çürütürken bedenimi,ruhumu minyatür bir kalbe sığdırmaya çalışıyorum,keskin bir muaamma şarabı gibi,cennet kokan bir mehtap özlemiyle.
Gökyüzünde buharlaşan gençliğimle şarkılar mırıldanıyorum.
Biraz düş kırıklığı,biraz öfke yumağı,biraz sakin biraz mağrur ve mahmur.
Hep aynı cümle
Tahammül ve yenilgidir hayat.
Bakıyorum bir göğün penceresinden endişelerim ve korkularımla...

0 yorum:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı